bahardan kalma istanbul
prensesimin yanaklarına yanaklarına değiyor pencereden giren güneş
bakarken yüreğinin kabardığı,
gözlerinden gözlerine yüreğinin aktığı…
aşık olduğu bir eşi olmalı!
Sabah gözlerini açtığında,
yanında olduğunu görüp,
şükürler etmeli Yaradana.
Koklamalı saçlarını.
Uyuyan eşine şefkatle bakıp,
usulca dokunmalı yüzüne,
varlığını hissedebilmek için.
Parmakları titremeli,
incitirim korkusuyla.
Sürekli çağlayan bir pınar olmalı gönlü…
kramplar girmeli midesine,
onsuzluk aklına geldikçe!
Rüzgar onun kokusunu getirmeli,
yağmur onun sesini.
Elleri yanmalı ellerini tutabilmek için.
Akşam onu görecek diye, pırpır etmeli yüreği.
Kelebekler gibi olmalı insanın kalbi.
Ayakları birbirine
dolaşmalı heyecandan,
eve dönerken eşi.
Beklemek asırlar gibi uzun gelmeli.
Gelişi ile sonsuz bir nur dolmalı içine.
Yüzüne baktığında,
konuşmadan anlamalı derdini,
tasasını,
öfkesini, sevincini, coşkusunu.
Başını göğsüne koyup,
huzurla uyuyabilmeli, tüm düşüncelerinden arınmış olarak.
Şımarabilmeli yanında.
öfkelendiğinde de sevebilmeli
Kıskanılmalı zaman zaman da…
Bir eşi olmalı insanın!
Sabah yolcularken işine, içi acımalı,
daha yollarken özlemeye başlamalı.
Seni şimdiden özledim!
Akşam dönüşünü beklemeli sabırsızlıkla.
Gözleri yollarda
kalmalı ve kapıyı çalmadan açmalı…
aşkla karşılamalı,
hasretle sarılmalı boynuna,
özlemle koklayıp,
öpmeli,
yıllarca uzak kalmışcasına!
Her günü bir başka güzel olmalı yaşamın,
bir başka özel,
bir başka soluklanmalı her anında.
Verdiği,aldığı hiç bir şeyin yeterli olmadığını düşünüp,
kahrolmalı,
daha fazla ne yapabilirim diye düşünmeli.
Mutluluk saçmalı etrafına.
Bir eşi olmalı insanın,
cennetten köşe almışcasına sevdiği,
sakındığı,
bakmaya kıyamadığı…
Her bir hücresinden aşkın fışkırdığı
çölde okyanusu yaşadığı bir eşi olmalı ...
koridorda duran biricik arkadaşım
en hassasından caanım basküle
karanlıkta
yanlışlıkla takılınca
yaşasın çığlıkları attığımı hatırlıyorum :)
nedenini anlamışsınızdır herhalde
insan hayatına giren yenilikleri kolay kabullenemiyor bazen
uzun bir süre arap kızı gibi camdan seyretmekle kalıyor sadece
kilolarım ve ben hala alışamadık birbirimize
doğumdan bu yana yaklaşık dört buçuk ay geçmesine rağmen
hala
ve
bence
6 kilo fazlam var
umarım
bu fazlalıklardan
(Sizlerinde bana yardımcı olacak diyet önerileriniz olursa çoook sevinirim)
amannnn
kim demiş kilolar sorun diye
şu güzelim kavala kurabiyelerine bir bakın hele
duygusal bir insan olduğumu beni tanıyanlar sıklıkla vurgularlar :)
canım annaneciğimi çok özledim artık yaklaşık 9 ay oldu görüşmeyeli
geçen gece de rüyamda görünce
artık kalktım
ve
eskiden bize kalmaya geldiğinde annanem
beraberce yaptığımız
yaparkende gülüp oynadığımız kavala kurabiyelerinden yaptım
Anne tarafım yunanistan kavala göçmeni olunca bu tür kültürel
lezzetler oldukça yaygın
sülalemizde
ve
özellikle bu kurabiye
geçmişten beri süregelen harika bir tat bence
canım eşim tarafından da çooook beğenilen hatta gündüz susama
pahasına
sahurda, çayın yanında yenilen
kavala kurabiyelerimin tarifi ise şöyle;
200gr eritilmiş tereyağı
1 çay bardağı sıvıyağ (annanem ağız tadı olarak alışkın olduğu
zeytin yağını kullanırdı)
1 bardak pudra şekeri (ve yine annanem 1bardak toz şekeri bir tülbentin içinde havanla döverdi)
1 su bardağı kavrulmuş badem
aldığı kadar un
afiyet olsun şimdiden deniyenlere
bu arada arap kızına ne mi oldu !!!
çoktaaaaan ıslandı bile :) :) :)
.
.
.
güzel kız
bu sabah uyurken mışıl mışıl yanına sokuldum usulca
hala bebek kokuyorsun öyle pamukça...
Başıma gelen en güzel şeysin sen
ve ben sadece çok mutluyum :)
.
.
.